Özellikle içerisinde bulunduğumuz Koronavirüs pandemisi içinde küçük mutlulukları yakalayabilmek oldukça önemli hale geldi. Gerek karantina döneminde gerekse evlerde geçirilen uzun vakitleri göz önüne aldığımız zaman iç huzurumuzu dengede tutabilecek yenilikler işimize yarayabilir... Hygge felsefesini; hayatta kalabilmek için içgüdüsel olarak mutluluk için bir çaba olarak adlandırsak çok da alakasız bir şey söylemiş olmayız. Peki, bu hygge nedir ve ne anlatır?
Minik mutlulukları fark edebilmek
Minik mutluluklar yaratmak ya da bulunduğun ortamı güzelleştirmek şeklinde ki klasik cümlelere kulak aşinalığınız vardır. Hygge bakış açısı ve düşünüş şekli de bununla paraleldir. Peki, Danimarka’da bu bakış açısına neden ihtiyaç duyulmuş? Dünyanın en mutlu insanlarının yaşadığı bir ülke neden minik mutluluklar peşinde koşuyor olsun?
Bildiğiniz gibi Danimarka, yılın büyük bir bölümünü soğuk ve yağmurlu geçirir. Hava soğuk ve kasvetli olduğunda nasıl yüzümüz asılıyor, mevsimsel depresyon haline girebiliyorsak, Danimarka’da yılın çok büyük bir kısmı kasvetli ve tatsız geçiyor. Böyle bir ortamda geçirilen bir yaşam, adeta hayatta kalabilmek için mutluluk kırıntısı aramaya benziyor. “Eee hani en mutlu ülkeler arasında liste başında Danimarka yer alıyordu.” dediğinizi duyar gibiyim.
Evet, mutlu olmanın, mutlu olabilmenin kendilerince bir yolunu bulmuşlar. Belki de işin sırrını bulmuşlardır, kim bilir. Biraz daha detaylandıralım bakalım…
Hygee nedir?
Danimarkalıların hayatlarına katmış olduğu hygge, kelime karşılığı olmasa da onu karşılayan anlamı, “sıcak samimi alanlar yaratma becerisi” ya da “ruhun sıcaklığını bulması” şeklinde ifade edebiliriz. Esasen çevresel olumsuzluklara karşı, olumlu durumları belirgin hale getirebilmek…
Aslında o kadar basit bir şey ki. Ufak tefek mutlulukları belirgin hale getirebilmekte yatıyor bu kavramın temeli.
Dostlarla içilen bir kahve ortamına sahip olabilmek, çok yoğun geçen bir pazartesi günü yenen tatlı atıştırmalık, yağmurun camın ardından gelen sesi ve elinde tuttuğun mis gibi kokan sıcak çikolatanın kokusu…
Danimarkalılar bu kavramı o kadar sağlam bir şekilde benimsemiş ki, günlük hayatta cümle içerisinde bile yer alacak hale gelmiş. Örneğin; “Hygeeling” ya da “hyggelight” sıfat şeklinde duyarsanız şaşırmayın.
Peki, bu felsefeyi yapmak istesek nasıl olur?
Hygge felsefenin ya da kavramın özünde birkaç dikkat edilecek nokta var. Hemen kurallar, kaideler var diye tepki vermeyin. Bakın neler var…
Ambiyans: bulunulan ortamın ışıklandırmasını doğru ayarlamak gerekiyor. Ya bol mumun eşlik ettiği karanlık bir ortam ya da doğal ışık tercih ediliyor.
Anda kalmayı başarmak: Bir önceki yazımızda bahsettiğimiz gibi anda kalabilmeyi başarmak, bulunduğun ortamın güzelliğini, keyfini çıkartmak için anahtar konumunda…
Teknolojiden bağını kesmek: Kısa süreli de olsa dopamin orucuna yardımcı olacak bu kısım oldukça önemli. Ortamın farkına varabilmek, anda kalabilmek ve iletişimi kurabilmek adına bir parça teknolojiden uzaklaşmak işe yarıyor. He isterseniz bulunduğunuz ortamın fotoğrafını sosyal medyada paylaşın ama o kadarcık…
Minik güzellikler eklemek: Ne seviyorsan kahve, kakao ve tatlı. Kısaca aklına seni mutlu edecek ufak tefek ne geliyorsa mutlaka onu eklemen gerek.
Eşit olmak: Anın keyfini çıkartmak, herkesin keyif almasını sağlamak amaçlandığı için kimse kimseyle misafircilik oynamamalı. Herkes eşit şekilde hareket etmeli. Yani hizmet yok, mutlu olmak var.
Memnuniyet ve minnet: İçerisinde bulunulan anın keyfini çıkartmak ve bu ortamın oluşmasında emeği geçen herkese ve her şeye minnettar olmak ve memnuniyeti hissettirmek, hissettirebilmek de önemli.
Uyum sağlamak; Bulunduğun anın keyfini çıkarabilmek için ne geçmişte ne de gelecekte yaşamadan tam olarak şu anda olmaya çabalamak ve akışa kendini güvenle bırakabilmek gerek.
Prangalardan kurtulmak; Önce kendini rahat hissedeceğin kıyafetlerle işe başlamak gerekiyor. Dar ve sıkan ya da kırışır diye endişe edeceğin kıyafetlerin bırak dolabında kalsın. Sen, seni rahat ve keyifli hissettiren kıyafetlerini giy yeter.
Hygge ortamı nasıl hazırlanır?
Peki, Hygge felsefesine uygun bir ortam yaratmak adına işine yarayabilecek birkaç eşyadan bahsedelim.
• Mumlar,
• Rahat bir ev alanı,
• Doğal ortamlar,
• Bol kitap ve dergi,
• Sevilen kahve ve çikolatalı karışımlar
• Battaniye ve yumuşak çoraplar
• Neşeli hissettiren şarkılar,
• Bol saksı bitkileri
keyifli bir hygge ortamı oluşturmak için işinize yarayacak birkaç ufak detay olarak önerebilirim.
Sevgilerle…