Güncellendi 2025
Her yıl milyonlarca insan diyet yapmaya karar veriyor. Ancak uzun vadede sürdürülebilir kilo kaybı, yalnızca bir beslenme programına bağlı kalmakla değil, bireyin gıdayla olan ilişkisinin yeniden yapılandırılmasıyla mümkün hale geliyor. Bu noktada giderek daha fazla kişi, geleneksel diyet anlayışını terk edip “sezgisel beslenme” yaklaşımına yöneliyor.
2025 itibarıyla, sezgisel yeme yaklaşımı sosyal medya üzerinden de sıkça tartışılan ve özellikle psikolojik yönüyle dikkat çeken bir beslenme biçimi olarak öne çıkıyor. Peki bu yöntem nedir? Gerçekten faydalı mı? Nasıl uygulanır?
Sezgisel Beslenme Nedir?
Sezgisel beslenme; kalori saymak, yasaklı gıdalardan kaçınmak ya da belirli saatlerde yemek yemek yerine, bireyin açlık-tokluk sinyallerine kulak vermesini esas alan bir yaklaşımdır.
Bu model, 1995 yılında diyetisyenler Evelyn Tribole ve Elyse Resch tarafından tanımlandı. Temel felsefesi:
“Vücudunu tanı, açlığı anla, tokluğa saygı duy.”
Sezgisel beslenmede, kişi yalnızca fiziksel açlık duyduğunda yemek yer, yemeği suçlulukla ilişkilendirmez ve doyduğunda yemek yemeyi bırakır. Böylece birey, duygusal açlıkla fiziksel açlığı ayırt etmeyi öğrenir.
Fiziksel Açlık mı, Duygusal Açlık mı?
Bu ayrımı yapabilmek, sezgisel beslenmenin temel taşlarından biridir.
Özellik |
Fiziksel Açlık |
Duygusal Açlık |
Başlangıç |
Yavaş gelişir |
Ani başlar |
Doyma noktası |
Fiziksel doygunluk hissi oluşur |
Tatmin duygusu zor sağlanır |
Yiyecek seçimi |
Her türlü yiyecek uygundur |
Genellikle yüksek kalorili gıdalar |
Duygu sonrası |
Nötr ya da olumlu |
Suçluluk, pişmanlık olabilir |
Duygusal açlık; stres, kaygı, yalnızlık, can sıkıntısı gibi duygularla tetiklenebilir. Bu durumda yemek, bir
rahatlama aracı haline gelir ve birey tok olsa dahi yemeye devam edebilir.
Sezgisel Beslenmenin Bilimsel Temeli
2020’li yıllarda yapılan araştırmalar, sezgisel beslenmenin:
-
Beden algısını olumlu etkilediğini,
-
Yeme bozuklukları riskini azalttığını,
-
Duygusal dengeyi geliştirdiğini,
-
Stres kaynaklı yeme davranışını azalttığını göstermiştir.
Ancak kilo kaybı açısından etkisi bireyseldir. Bu beslenme biçimi bir zayıflama diyeti değil, uzun vadeli zihinsel ve fiziksel iyilik hâli sağlayan bir felsefedir.
Sezgisel Beslenmenin Temel Prensipleri
-
Diyet kültürünü reddet: Hızlı kilo verme odaklı kısıtlayıcı yaklaşımlardan uzaklaş.
-
Açlığı onurlandır: Bedeninin enerji ihtiyacına kulak ver.
-
Tokluğu tanı: Yeterli miktarda yemek yediğinde bırak.
-
Yeme keyfini keşfet: Suçluluk duymadan, bilinçli bir şekilde yemeği tat.
-
Duygularını yemeğe yönlendirme: Duygusal tetikleyicileri fark et ve alternatif yollar geliştir.
-
Vücuduna saygı duy: Şekli ne olursa olsun bedeninle barış.
-
Egzersizi ceza değil keyif olarak gör: Kalori yakmak değil, bedenini hareket ettirmek için spor yap.
Sezgisel Beslenmeye Geçiş Zamanla Olur
Sezgisel beslenme bir anda alışılacak bir sistem değildir. Öğrenilmesi gereken bir süreçtir. Bu süreçte aşağıdaki alışkanlıklar yardımcı olabilir:
-
Yemek yerken televizyonu, telefonu kapat.
-
Yavaş çiğne, tatları hisset.
-
Her yemeği not al, hangi duygu ile yediğini gözlemle.
-
Açlık seviyeni 1-10 arasında değerlendir.
-
Doyma sinyallerine dikkat et, tabağını bitirmek zorunda olmadığını unutma.
Sezgisel Beslenme Hakkında Kaynaklar ve Ölçekler
2025 itibarıyla sezgisel beslenme üzerine onlarca bilimsel makale, kitap ve test geliştirildi. Bu alanda güvenilir bilgi edinmek için:
-
“Intuitive Eating” – Evelyn Tribole & Elyse Resch kitabı
-
Sezgisel Yeme Ölçeği (Intuitive Eating Scale)
-
Uzman diyetisyenlerle yapılacak danışmanlıklar
önerilir.
Sezgisel Beslenme Kilo Verdirir mi?
Amaç mutlaka kilo vermek değil, yeme davranışını sağlıklı hâle getirmektir. Ancak doğru uygulandığında birçok bireyde ideal kiloya ulaşma ve kiloyu koruma durumu gözlenmiştir. Çünkü birey bilinçsiz atıştırmalardan uzaklaştığı, duygusal açlığı yönettiği ve fiziksel ihtiyaca göre yediği için zamanla dengelenme yaşanır.
Sonuç
Sezgisel beslenme, yalnızca ne yediğinizle değil, neden yediğinizle ilgilenir. Kısıtlayıcı diyetlere karşı bir başkaldırı değil, bedeninizle barışık bir yaşam tarzıdır. 2025 itibarıyla, sağlıklı ve sürdürülebilir beslenme arayan bireyler için sezgisel yeme; hem psikolojik hem de fizyolojik anlamda bir dönüşüm yolu sunmaktadır.
Kilo vermek istiyorsanız önce duygularınızı tanıyın, açlığınızı dinleyin ve bedeninizle yeniden bağ kurun.