İş yaşamı ile iş dışı yaşamınızın ayrımını yapamamak ve uzun saatler boyu çalışmak sizi bunaltabilir ve ileriki dönemde ciddi rahatsızlıklara yol açabilir. İşte iş yaşamının hayatınızı tükettiğini hissediyorsanız yapabilecekleriniz...
İş yaşamı, hayatınızı tüketiyor gibi hissediyorsanız eğer bu konuda değilsiniz. Haftada 40 ila 50 saat aralığında bir çalışma saati çoğu insan için fazlasıyla yeterli. Ancak çalışma saatlerini basitçe saymak aldatıcı olabilir. Tükenmişliğe yol açabilecek diğer faktörler arasında işe gidip gelme sürenizin uzunluğu, dış sorumluluklar, çalışma ortamı, takdir duyguları ve iş tatmini sayılabilir.
İş dışında geçirdiğiniz zamanın tadını çıkaramadığınız bir döneme girdiysen dikkat edin. İş her şeyi tüketiyorsa bu sağlıklı değildir. Vücudunuzun bu uyarı işaretlerinden herhangi biriyle iş yükünüze yanıt verip vermediğini görmek için okumaya devam edin.
Veriminiz azalıyorsa
Çalışma saatlerinizi önemli sonuçlar olmadan artırdıysanız, daha uzun saatler çalışmak üretkenliğinizi düşürür. Haftada 70 saat çalışan insanların aslında 56 saat çalışan akranlarından daha fazla iş yapmadığı ortaya konmuştur. Çünkü her günün her dakikasında üretken olmak mümkün değildir.
Şunu deneyin: Bir yapılacaklar listesi hazırlayın
Bunalmaktan kaçınmak için her şeyi aynı anda ele almaktan kaçının. Birden fazla iş yapmak aslında daha az iş yapmanıza yol açabilir. Bunun yerine her gün en önemli üç önceliğinize odaklanmanın.
Uykunuzu Alamıyor ve yoruluyorsanız
Daha uzun süre uyanık kalmak, daha az uyumak gündüz yorgunluğuna yol açar. İş yerinde uzun süre enerjiye ihtiyacınız varsa, yatmadan önce zihninizi susturmak çok zor. Ancak zayıf uyku sizi huysuzlaştırmaz. Tip 2 diyabet ile kalp hastalığı riskinizi artırırken üretkenliğinizi de azaltır.
Şunu deneyin: Kendinize mola verin
Mükemmel iş-arası dengesinin art arda 52 dakika çalışma ve mola için 17 dakika olduğunu biliyor muydunuz? Bu nedenle, dışarıda yürümek, bir arkadaşınızla konuşmak veya biraz esnemek için gün boyunca 17 dakikalık molalar verin. Bu, gündüz uyku isteğinizin de üstesinden gelmenize yardımcı olabilir.
Hüzünlü hissediyorsanız
Hafta sonları dinlenme düşüncesindeyseniz gerçekten dinlenin. Çok çalışmak zihinsel sağlığınıza zarar verebilir. Meditasyon yapmak hüzünlü ruh halinizin azalmasını sağlar. İşten eve dönerken rahatlatıcı meditatif müzikler dinleyebilirsiniz.
Kalbiniz de fazla mesai yapıyor
Gerçekten bunu fark etmeyebilirsiniz. Ancak iş stresi kalbinize zarar verir. Stress hormonu kortizol kalbe iyi değişdir. Bu da felç , koroner arter hastalığı , tip 2 diyabet ve hatta kanser riskinizi artırabilir.
Şunu deneyin: Ofiste Masa Başı Egzersizi yapın
Ayakta duran masa, çok fazla oturmanın tek çözümü değildir. Dışarıda hızlı yürüyüş, stand-up toplantıları düzenlemeyi veya kahve molaları planlamayı deneyin. Ayrıca masanız yerine ortak alanda öğle yemeği yemeyi planlayabilirsiniz. Her adım önemlidir!
Sırtınız ve boynunuz ağrıyor
Tekrarlama her zaman iyi bir şey değildir. Fazla çalışma, sırt ağrısı risklerinin de o kadar yüksek olmasına yol açar. Kadınlar için ağrı boyunda, erkeklerde ise sırtın altındadır. Bu, kas gerginliğinin neden olduğu yaygın bir stres belirtisidir.
Şunu deneyin: Bir terapist düşünün
Gerçekten stresle mücadele ediyorsanız, terapi yararlı olabilir. Sırt ağrısı veya uyumakta güçlük çekmek normal değil. Kişisel durumunuz hakkında konuşmak hayattan daha çok zevk almanıza yardımcı olabilir.
İlişkileriniz darbe alıyor
İlişkiler için zamanınız olsa bile, iş nedeniyle yaşadığınız stres, yorgunluk ve depresyon onlara da zarar verebilir.
Şunu deneyin: Programınıza göre eğlenceli şeylere öncelik verin
Özellikle serbest meslek sahibiyseniz, mesai saatlerden sonra işiniz devam edebilir. Sıkıştırmayı azaltmak için yapılacaklar listenize egzersiz, müzik dinleme veya arkadaşlarla zaman gibi iş dışı etkinlikleri ekleyin. Bunların haftanıza dâhil edildiğinden veya mümkünse her gün planlandığından emin olun.
Büyük resme odaklanın
İlerlemek sizi hasta etmemeli. Sonu olmayan uzun saatler çalışıyorsanız, patronunuz size yardımcı olabilir. Başarılarınızı ve firmanıza nasıl katkı sağladığınızı düşünün.
Mutlu, üretken çalışanlara sahip olmanın şirketinizin çıkarına en iyi şekilde hizmet ettiğini unutmayın. İnsanların işleriyle daha fazla ilgilenmelerine ve kalma ve katkıda bulunma olasılıklarının artmasına yardımcı olduğunu unutmayın.